23 Nisan’da İstanbul’da meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki depremin ardından gözler bir kez daha deprem uzmanlarına çevrildi. Depremin olacağını önceden dile getiren isimlerden biri olan Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, A Haber’e yaptığı açıklamalarda Marmara'da büyük bir deprem beklemediğini bir kez daha vurguladı.
"Söylediklerim Tahmin Değil, Bilimsel Verilere Dayalı"
Uzun yıllardır sahada çalışmalar yürüttüğünü belirten Üşümezsoy, açıklamalarının tahmine dayanmadığını, bilimsel verilere dayalı olduğunu söyledi. Marmara Denizi’nin sismik yapısını yakından tanıdığını vurgulayan Üşümezsoy, "Sismik kesitler yıllarca masamda durdu. Sadece masa başında konuşanlar bu detayları bilemez," diyerek bazı meslektaşlarına eleştirilerde bulundu.
"Çınarcık Çukuru Gerilimini Boşalttı"
Üşümezsoy, Marmara Denizi'nde büyük bir deprem beklemediğini yineleyerek, 1894 yılında Çınarcık Çukuru’nun güneyindeki fayın kırıldığını ve bölgedeki gerilimin büyük ölçüde boşaldığını belirtti. Bu nedenle aynı bölgede yakın zamanda yıkıcı bir depremin yaşanmasının düşük ihtimal olduğunu savundu.
"Adalar Fayı Ölü Bir Fay"
Adalar Fayı’nın aktif bir kırık hattı olmadığını ifade eden Üşümezsoy, Büyükçekmece ile Yeşilköy arasında gösterilen fay hattının da yanıltıcı olduğunu söyledi. Gerçek fayın Kumburgaz ile Büyükçekmece arasında yer alan, 30 kilometre uzunluğundaki kısa bir segment olduğunu belirten Üşümezsoy, bu hattın geçtiğimiz yıllarda 5.7, 6.2 ve 5.9 büyüklüğündeki depremlerle zaten kırıldığını kaydetti.
"İzmir, Kütahya ve Tokat İçin Dikkatli Olunmalı"
Marmara'dan çok farklı bölgelerin risk taşıdığını belirten Üşümezsoy, özellikle İzmir’in Karaburun ilçesi, Kütahya ve Tokat/Kazova bölgelerine dikkat çekti. Bu bölgelerdeki fayların uzun süredir hareket halinde olduğunu belirten Üşümezsoy, "Deprem beklenen yer İstanbul değil, esas risk bu illerde," dedi.
