İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tuncay Taymaz, 23 Nisan’da Marmara Denizi’nde meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki depremin beklenen büyük Marmara depremiyle doğrudan ilişkili olmadığını belirtti.

“Fayın Küçük Bir Parçası Kırıldı”

Prof. Dr. Taymaz, bu depremin Marmara Denizi’ndeki daha önce kırılmamış 20-25 kilometrelik bir fay parçasında oluştuğunu söyledi. Depremin yaklaşık 10 kilometre derinlikte meydana geldiğini ve yüzeye ulaşmadığını ifade etti. Derinlerde yaklaşık 90 cm’lik yer değişimi tespit edildi.

“Zayıf Zeminler Alarm Veriyor”

Depremin etkisinin İstanbul’un zayıf zeminlerinde fazlasıyla hissedildiğine dikkat çeken Taymaz, küçük bir sarsıntının bu kadar güçlü algılanmasının yapıların sağlamlığına dair uyarıcı bir sinyal olduğunu vurguladı.

"Büyük Depremle Aynı Tehdit Seviyesinde Değil"

Büyükçekmece açıklarında ilerleyen kırılmanın, enerji yetersizliği nedeniyle Kumburgaz Sırtı'nda durduğunu belirten Taymaz, bölgede hâlâ kırılmamış 10-15 km'lik bir parça olduğunu söyledi. Bu parça kırılırsa 5.8 büyüklüğünde yeni bir deprem daha yaşanabileceğini ancak bunun büyük Marmara depremiyle aynı seviyede bir tehdit oluşturmadığını ifade etti.

“Sessiz Faya Dikkat”

Taymaz, Yeşilköy-Bakırköy açıklarından Çınarcık’a kadar uzanan iki fay kolunun hâlâ kilitli olduğunu, bu fayların tetiklenmesi durumunda büyük Marmara depreminin gerçekleşebileceği uyarısında bulundu.

“Zincirleme Olmazsa Daha Az Risk”

Kahramanmaraş depremlerinden farklı olarak Marmara’daki depremin zincirleme kırılmalar yaratmadığını belirten Taymaz, bu yavaş ilerleyişin olumlu olduğunu söyledi. Ancak rehavete kapılmamak gerektiğini ve beklenen büyük depremin zamanının kestirilemeyeceğini hatırlattı.

“Depremden En Çok Etkilenecek Yerler”

Zayıf zeminler, alüvyon havzaları, dere yatakları, plajlar, bataklık alanlar ve fay hatlarına yakın bölgeler, olası bir büyük depremde en fazla zarar görebilecek yerler arasında gösterildi.

“Teknolojik Önlemler Hayat Kurtarabilir”

Sismik izolatör gibi teknolojilerin deprem etkilerini büyük ölçüde azaltabileceğini belirten Taymaz, bu sistemlerin artık daha ulaşılabilir olduğunu ve özellikle kamu binalarında yaygın kullanılması gerektiğini söyledi.

"Depremler Tek Tek Olursa Daha İyi"

Taymaz, önümüzdeki birkaç yıl içinde Orta Marmara’da büyük bir deprem beklemediğini, ancak batıya yönelen fay segmentlerinin tek tek kırılması ihtimaline dikkat çekti. Zincirleme bir kırılmanın yaşanması halinde ise İstanbul'un birçok bölgesinde ciddi yıkımlar olabileceğini vurguladı.